Pesketaryen, vejetaryenliğin bir alt grubu olarak, et ürünlerinde sadece balık eti yiyen kişidir. Pesketaryenler etle kaybettikleri proteini en azından sebzelerle beraber deniz ürünleriyle sağlayabileceklerini savunup hayatlarında bu diyeti uyguluyorlar. Kimileri hayvan eti kesimiyle doğan çevresel etkileri düşünerek bunu minimuma indirmek isterken, kimileriyse sadece balık etinden hoşlandığı için pesketaryen olmak isteyebilir.
Peske terimi ilk olarak 1990’ların başında, İtalyanca’da “balık” anlamına gelen “pesce” ile “vejetaryen” kelimelerinin birleştirilmesiyle ortaya çıktı. Böylece ilk kullananlar tarafından, vejetaryen olan, fakat önündeki peske kelimesiyle balık eti yediğini belirten bir diyet anlamına gelmesi amaçlandı. Tahıl, fındık, baklagiller ve sağlıklı yağların büyük ölçüde yer aldığı bu bitki temelli diyette, deniz ürünleri ana protein kaynağı olarak önemli bir rol oynamaktadır. Bununla birlikte bir çok pesketaryenin yumurta ve süt tükettiği de görülmüştür.
PEKİ İNSANLAR NEDEN PESKETARYEN BESLENMEYİ TERCİH EDİYOR?
Her pesketaryenin benimsediği farklı değerler var. Bunların başlıcaları şunladır:
- Sağlığa yararlı olduğunu düşündükleri için: İlk olarak, pesketaryen beslenme düzenine geçildiğinde kilo verme artar ve kilo alma da minimum düzeye iner. Sebzelerin genel olarak düşük kalorili olması ve balığın da sağlıklı yağlar içermesi dolayısıyla sağlıklı kilo verme süreci başlar. Ayrıca kalp hastalığı ve diyabet gibi kronik hastalıklar dahil olmak üzere birçok hastalığın tedavi sürecinde bunun gibi sebze tüketimi bazlı diyetlerin kanıtlanmış birçok faydası vardır. Bunun için yapılan bir çalışmada, pesketaryen kadınların, et yiyen kadınlardan her yıl 2,5 kilo daha az kilo aldıkları gözlemlenmiştir. Hayvansal gıdalardan edindiğimiz yağların vücudumuz açısından çok da sağlıklı olmadığı düşünüldüğünde, sonucu tahmin edilebilir bir çalışma. Bir başka çalışma, Pesketaryenlerin, normal besin düzenine sahip insanlara kıyasla, diyabet ilerleme riskinin % 4.8 gibi daha düşük bir orana sahip oldukları kanıtlanmıştır. Ek olarak, kalp hastalıklarından ölme riskinin de normal besin düzeninne sahip insanlardan %22 oranında daha düşük olduğu görülmüştür.
- Çevresel etki kaygıları: Pesketaryenler bir anlamda hayvan yetiştiriciliğini protesto etmek için bu beslenme düzenini seçerler. Birleşmiş Milletler’e göre, canlı hayvan yetiştiriciliği, insan kaynaklı karbon emisyonlarının % 15’ine yol açmaktadır. Buna karşılık, balık ve deniz ürünleri üretimleri, herhangi bir hayvan eti veya diğer hayvansal gıda üretimlerinden daha düşük bir karbon ayak izine sahiptir. 2014 yılında yapılan bir çalışmada, et olarak sadece balık tüketen pesketaryenlerin, günde en az bir porsiyon et yiyen diğer normal besin düzenine sahip insanlardan % 46 oranında daha az sera gazı emisyonuna neden olduğu hesaplanmıştır.
- Etik nedenler: Etik, insanların vejetaryen olmayı seçmelerinin ana nedenlerinden biridir. Bu durum elbette Pesketaryenler için de geçerlidir. Bunlardan ilki hayvan katliamlarına karşı bir duruş şekli olarak belirlenebilir. Hayvanların sadece insan zevki için yani “yemek” için öldürülmelerine karşıdırlar. İnsanlar, hayvansal gıda dışında sebzeleri yiyerek de hayatta kalabildiklerine göre sırf böyle bir sebep için bir canlının yaşamına son vermeyi uygun bulmamaktadırlar. Bir diğer sebepse, insanlık dışı fabrika uygulamaları. Hayvanların küçücük bir kafes içinde fabrika çiftliklerinde yetiştirilmesini insanlık dışı olarak buldukları için bu eylemin bir parçası olmak, onları desteklemek istemiyorlar. İnsani olarak düşünüldüğünde de dünyada açlık çeken insanlara rağmen hayvansal yem için üretilen tahılların, toprak ve diğer kaynaklar açısından haksız yere kullanıldıklarını savunuyorlar. Balık üretimi kısmına gelirsek, elbette aşırı avlanmaya da karşı duruş gösteriyorlar.
PESKETARYENLER NE YER, NE YEMEZ?
Madde madde sıralayacak olursak;
- Kepekli tahıllar ve tahıl ürünleri
- Fasulye, mercimek, soya peyniri ve humus dahil olmak üzere diğer baklagiller
- Kuruyemiş
- Kenevir, chia ve keten tohumu
- Yoğurt, süt ve peynir
- Meyve
- Tüm sebzeler
- Balık ve kabuklu deniz ürünleri
- Yumurta
yiyebilirler. Fakat bunun dışındaki hiçbir hayvanın etini yemezler.
Sadece insan sağlığı açısından düşünüldüğünde, gerçekten de vejetaryen diyete balık eklemenin sağlığa birçok yararı vardır. Özellikle hayvansal yağların kalp damarları açısından zararları ortadan kalkmış olup ciddi bir Omega-3 kazanımı gerçekleşir. Vejeteryanlığa kıyasla da Pesketaryen beslenme düzeni deniz ürünleri tüketiminden dolayı ciddi bir protein kaybı da yaşamazlar. Buna karşılık B12 vitaminleri, çinko ve kalsiyum oranlarında bir miktar düşüş olabilir çünkü bunlar daha çok hayvansal gıdalardan alınmaktadır.