Kendini iyice göstermeye başlayan kış günlerinde beslenmeye ve sağlığımıza dikkat etmek ekstra bir önem taşımaktadır. Gerek işyerlerinde gerek okullarda gerekse dışarılarda bulunan bakterilerden kendimizi koruyabilmek için işe beslenme ile başlamak gerekmektedir. Beslenme yoluyla bağışıklığımızı güçlendirebilir, olası hastalık tehlikelerine karşı vücudumuzda bir kalkan oluşturabiliriz. Bunun için bol miktarda antioksidan, C vitamini, probiyotik gıdaları tüketilmeli ve vücudun aslında en çok ihtiyacı olan su tüketimi ihmal edilmemelidir. Bağışıklığı güçlendirmek için aslında akla ilk gelen yöntemlerden biri çok eski zamanlara da dayanan kış çaylarından geçmektedir. Bitki çayları pratik oluşları, mis kokuları ve en önemlisi doğal olmalarıyla hemen herkes için kolay uygulanabilir bir yöntemdir. Soğuk kış günlerinde içimizi ısıtacak sımsıcak çaylardan en çok tüketilenleri ise ıhlamur, adaçayı ve ekinezyadır. Bu bitkiler farklı aromalarla birleştirilerek bedenimiz için en iyi hale getirilebilmektedirler.
IHLAMUR
Ihlamurgiller familyasından gelen ıhlamur çiçekleri en az üçü bir arada olmak üzere sarkık yetişen, meyveleri ise küre şekilli ve tek tohumlu olan bir bitkidir. Tilia, tilia silvestris, linden de diğer isimlerindendir. Hazmettirici, balgam söktürücü, terletici, idrar söktürücü özellikleri bulunmaktadır. Ihlamurun bağırsak sancılarını giderme, vücut direncini artırma, öksürüğü kesme, gribal enfeksiyonlara karşı savaşma gibi faydaları bulunmaktadır. Bunlara ek olarak saç sağlığı ve cilt lekeleri ile kırışıklıklarına da iyi gelmektedir.
Ihlamur çayı demlemek için 2 gram kadar ıhlamur veya 1 poşet ıhlamur demliğe konulur. Üzerine 1 su bardağı kaynamaya yakın sıcaklıktaki su ilave edilir ve 8-10 dakika kadar demlenilerek içilir. Ihlamur çayı tüketileceği zaman sadece bir defa kaynatılmalıdır. Acımsı tadına karşın tatlandırmak amacıyla bal ve limon kullanılabilmektedir. Bal yardımıyla vücut direnci hastalıklarla mücadele için artırılmış olması sağlanır. Ancak bal haşlanmış ya da çok sıcak suda özelliğini kaybedebileceğinden ıhlamura karıştırılmadan önce mutlaka soğuması beklenmelidir. Ayrıca sıcaklığı ve yoğunluğunun ağız içine zarar vermemesi için aşırı sıcak şekilde tüketilmemesi gerekmektedir.
ADAÇAYI
Adaçayının vücudumuza faydaları çok eski zamanlardan günümüze ulaşmıştır. Ülkemizde yaygın şekilde Ege, Akdeniz ve Marmara kıyılarından yetiştirilen ve yumuşak içimli olan bu bitkinin yaprakları kurutularak çayı yapılmaktadır. Dinç tutucu, sindirim sistemi hızlandırıcı, yağ yakıcı, kanı temizleyici, sakinleştirici, boğaz ağrısını ve diş eti kanamalarını tedavi edici özellikleri bulunmaktadır.
Adaçayı yapmak için ilk olarak 1 buçuk su bardağı su bir cezvede kaynatılır ve ardından suyun içine 1 çorba kaşığı adaçayı yaprakları boşaltılır. Bardağın ağız kısmı kapatılarak bu şekilde 5-6 dakika kadar demlenir. Ancak çayın tadı acı olabileceğinden demleme süresinin aşılmamasına dikkat edilmelidir. aynı zamanda çok düşük tansiyonu bulunanlar, sürekli ilaç kullananlar ve şeker hastalarının tüketmesi önerilmemektedir.
Adaçayının en çok tüketilme şekillerinden biri de limon ve balla karıştırılmasıdır. Dilimlenmiş limonlarla ve bir tatlı kaşığı balla birleştirilmiş adaçayı savunma sistemine ve tahriş olmuş boğazlara en iyi gelen içeceklerden biridir.
EKİNEZYA
Bağışıklık sistemini destekleyen ve gribe karşı koruma sağlayan ekinezya, Amerika’da doğal olarak yetişmekte ve bölgede popüler bitkiler arasında yer almaktadır. Ekinezya bitkisinin hem çiçeği, hem sapı, hem de yaprağı oldukça faydalıdır ve günümüzün bitkisel tıbbında en çok araştırılmış bitkilerden biridir. Bağışıklık sistemine sayısız faydası bulunmakta ve bunlar arasında antikor tepkilerinin artırılması, virüslere karşı direnç sağlanması, enfeksiyonlara karşı hücrelerin uyarılması gibi etkiler yer almaktadır. Günümüzde halen ekinezyanın nasıl işe yaradığı araştırılmaya devam etmektedir.
Ekinezya çayını demlemek için 1 su bardağı su kaynatılır ve kaynayan suya 1 tatlı kaşığı kurutulmuş ekinezya yaprağı ya da çiçeği atılıp 5 dakika kaynatılır. 5 dakikanın ardından 5 dakika ağzı kapalı şekilde demlenmesi beklenir ve sonrasında süzülerek tüketilebilir.