YEMEK TUTKUNLARININ İZLEMESİ GEREKEN FİLMLER

Yemek yapmayı da yemeyi de çok seven bir toplum olarak özellikle ‘’yemek’’ temalı film, belgesel ve programlar çok uzun yıllardan beri ilgi odağı olmaktadır. Bu tür yapımlara ilgi duyulması da zamanla sayılarının artmasını sağlamıştır. Özellikle son dönemlerde mutfak, yemek, aşçılık temalı çeşitli filmler izleyicilerden tam not almaya başlamıştır. Yemek yemeyi, yemek yapmayı ya da her ikisini de sevenler için bu tutkunlarını ekranlara taşımak çok daha eğlenceli ve ilgi çekici hale gelmiştir.

Film izlerken sinema salonlarında tercih ettiğimiz mısır, cips, şekerleme gibi atıştırmalıkları yine evimizde sevdiklerimizle yapacağımız film gecelerine taşımak da mümkündür. Sıcak çikolata, patlamış mısır, kuruyemiş, meyveli yoğurt, küçük sandviçler ya da ev yapımı pizzalar bunun için iyi bir alternatif olabilmektedir.

İzlerken hem bir şeyler öğrenip hem de keyifli vakit geçirmenizi sağlayacak filmleri sizler için derledik. Gelin birlikte göz atalım…

1.AŞÇI FARE (RATATOILLE – 2007)

En iyi animasyon filmi Oscar’ı almış olan bu film aynı zamanda eleştirmenlerden de olumlu eleştiriler almış ve gişede büyük başarı kazanmıştır. Film, şişman fare Remy’nin yemeğe olan düşkünlüğü sebebiyle tek hayali olan aşçılık yolculuğunu konu almaktadır. Remy, hayalini gerçekleştirmek için Paris’in yolunu tutar ve kaza eseri kendisini şehrin en iyi restoranının kanalizasyonunda bulur. Restoranın yeni çöpçüsüyle bir anlaşma da yapan Remy’nin artık bir engeli kalmamıştır ve yemeğe dair tüm hünerlerini sergileyebileceği mutfağa ulaşmıştır. Ancak farelerden iğrenen toplumda Reny’nin ve çöpçünün önüne beklenmedik kötü sürprizler çıkacaktır.

2.ŞEF (CHEF – 2014)

Cesaret veren bir film daha… Şık bir restoranda baş aşçı olarak çalışan ve kendi mutfağına ait yemekleri her ne kadar lezzetli olsa da lokantanın menüsüne bağımlı çalıştıkça yaratıcılığını ve yemeklerinin lezzetini kaybeden Carl Casper’in hikayesini konu alıyor. Ünlü bir gurmenin yemeklerine yaptığı olumsuz eleştiriler de Carl için dayanılmaz hale gelince karşına bir teklif çıkar. Teklif ise ikinci el bir yemek karavanı alıp kendi işinin patronu olmasıdır. Yeteneği, oğlunu ve eski bir arkadaşını da yanına alan Carl Amerika yollarında yemeğe ve yepyeni lezzetlere dair tutkularını yeniden keşfedecektir.

İlham verici bir film ararken birbirinden lezzetli yemeklere de tanıklık etmek istiyorsanız Şef filmi tam size göre. Şimdiden iyi seyirler.

3.JIRO’NUN SUSHI HAYALLERİ (JIRO DREAMS of SUSHI – 2011)

Bu maddede sushi severler için mükemmel bir belgesel tadında filmle karşınızdayız. Japonya’nın Michelin yıldızlı meşhur sushi ustası Jiro’nun hayatını konu alan bu film birbirinden farklı sushileri gözler önüne sergiliyor. Üstelik film aynı zamanda ömrümüzü ne uğruna harcadığımız hakkında da kendimizi sorgulamaya yöneltiyor. Filmi izlerken Japonya kırsalındaki tapınaklardan Tokyo’nun işlek caddelerine ve başarılı usta Jiro’nuneşsiz mutfağına kadar uzanıyor.

Filmi izlerken kısa bir süre içinde kendinizi yaklaşık bir asra dayanan bir hikayeye ve yoktan var olmuş, her adımı tırnaklarla kazınarak elde edilmiş bir kariyere şahitlik ederken bulacaksınız.

4.CHARLİ’NİN ÇİKOLATA FABRİKASI (CHARLIE AND THE CHOCOLATE FACTORY –2005)

Çikolata aşkınızı daha da artıracak bu film aslında 1900’lü yıllarda İngiliz asıllı bir yazar tarafından kaleme alınmış bir çocuk romanından uyarlamadır. Kitap birçok ülkede basılması sonrasında gördüğü ilgi sayesinde en çok sevilen çocuk romanlarından biri haline gelmiştir. Ardından iki büyük sinema filmine uyarlanmış ve birçok kez daha filme alınmıştır.

Filmin baş kahramanı Charlie Bucket, annesi, babası, iki ninesi ve iki dedesiyle küçük bir tahta barakada yaşayan fakir bir ailenin çocuğudur. Çok fakir oldukları için çikolatayı çok sevmesine rağmen sadece doğum günlerinde Charli’ye çikolata alınabilmektedir. Yaşadıkları evin yakınlarında ise sahibi bayWillyWonka olan Dünya’nın en ünlü çikolatalarının üretildiği kocaman bir çikolata fabrikası bulunmaktadır. Ancak bayWonka fabrikası için bir varis aramakta ve bu amaçla içinde altın bilet bulunan beş çikolatayı dağıtmaktadır. Bilete sahip olan beş çocuk arasından ise bir yarışma düzenlenecektir. Charli’ye doğum gününde alınan çikolata boş çıkmış olsa da yolda tesadüfen bulduğu para ile aldığı çikolatanın içinden altın bilet çıkar ve Charlie bu beş adaydan biri olur. Artık bu macera dolu yarışma sürecine Charlie de dahil olmuştur.

İzlerken canınızın çikolata isteyeceği ve tatlı müzikleriyle keyif alacağınız bu film için şimdiden iyi seyirler dileriz.

5.BÜYÜK GECE (BIG NIGHT – 1996)

Film, İtalya’dan Amerika’ya göç etmiş ve bir İtalyan mahallesinde zar zor yürütmeye çalıştıkları restoranlarını ve kendilerini konu alan abi-kardeş hikayesini anlatmakta. Kendinden ödün vermeyen, mutfağını kendi mabedi ve mezarı olarak gören abi ile ne yapsak da restoranda köşeyi dönsek diye düşünen kardeşin mücadelesi filmde gözler önüne seriliyor. Farklı bakış açıları bulunan bu iki kardeşin aralarındaki soğuk savaş ise kendilerini batmanın eşiğine kadar getiriyor.

Çok eski zamanlarda yapılmış bir film olsa da çok beğenilen bu film etkisini günümüze kadar sürdürmüş. Seveceğinizi düşündüğümüz Büyük Gece için de şimdiden iyi seyirler dileriz.

6.ÇOK PİŞMİŞ (BURNT – 2015)

Tüm ününü kaybetmiş bir aşçı olan Adam’ın eski günlerine dönmek için verdiği mücadeleyi anlatan bu film özellikle birbirinden lezzetli yemeklerin pişirildiği mutfak sahneleriyle göz dolduruyor.

Paris’te bir restoranda çalışan şefin kötü alışkanlıklarını vazgeçememesi üzerine sahip olduğu her şeyini kaybetme aşamasına geldiğinde eski arkadaşlarını etrafına toplayıp hırslanarak verdiği bu mücadele bizlere cesaret ve umut da aşılıyor. İki Michelin yıldızlı şef ise bir noktadan sonra kendi mutfağını oluşturup hatalarını telafi etmeye, her şeye yeniden başlamaya karar veriyor.

Film bittiğinde yüzünüzde oluşacak tebessümü de düşünerek şimdiden iyi seyirler diliyoruz.

7.BİR TUTAM BAHARAT (A TOUCH of SPICE – 2003)

Yemek yapmayı ve baharatları severler ekran başına… Sıradaki film, yemek uzmanı ve akıl hocası olan büyükbabasının Fanis’e yemeyi de hayatı da tatlandırmak için biraz tuz ve biraz baharat katmak gerektiğini öğrettiği bir yolculuğu konu alıyor. Büyüyünce çok iyi bir aşçı olan Fanis ise yemek yapma konusundaki başarısını çevresindeki insanların hayatına dokunmak için kullanmaya başlar. Yıllar sonra Atina’dan ayrılıp İstanbul’a dönen Fanis için bu dönüş kendi hayatına baharat katmamış olduğunu görmesini sağlayacaktır.

Baharatlar, çeşitli yemekler ve düşündüren bir hayat hikayesi ile karşınızda olduğumuz bu film için şimdiden iyi seyirler dileriz.

8.ÇİKOLATA (CHOCOLAT – 2000)

Filmde genç bir kadının kızıyla her şeyden uzak minik bir Fransız kasabasına taşınma yolculuğu ele alınmaktadır. Kasabanın tüm durağanlığına karşın bu iki kadın sevimli bir çikolata dükkanı açar ve kasaba halkı ise bu küçük dükkanın onlara sunduğu tatlı hazlarla dolu yeni bir hayata adım atmış olur. Ancak çikolata dükkanını benimsemiş olan kasaba halkı dışında bir de onlara karşı duran bir topluluk da vardır. Gizliden gizliye soğuk savaşın başladığı bu kasabada çikolata aşkınızı canlandıracak tatlı bir mücadeleye de tanıklık edeceksiniz.

Şimdiden iyi seyirler.

9.AŞK TARİFİ (THE HUNDRED-FOOT JOURNEY – 2014)

Tatlı bir rekabete tanıklık edeceğiniz film daha… Bombay’da yaşayan ve dedesinin işlettiği restoran sayesinde küçük yaşta mutfağa ilgi duyan Hassan, ilgisini zamanla pekiştirmeye başlamıştır. Daha sonraları genç bir adam haline gelen Hassan dedesinden kalan restoranı başarılı bir şekilde işletmeye devam ederken yaşadığı zor bir durum sonucu Bombay’dan taşınır ve ailesiyle Fransa’nın bir kasabasına yerleşir. Fransa’da açtığı ve egzotik Hint mutfağı kısa sürede ilgi gören restoranına karşılık bölgenin prestijli restoranı Le SaulePleureur’de de bir telaş başlar. Bu restoranın sahibi şef MadameMallory ise yeni rakibi Hassa’nın kendinden daha yetenekli olduğunu fark ettiğinde aralarında rekabet başlar.

Hint mutfağının lezzetli yemeklerine tanıklık ederken şeflerin rekabetiyle yüzünüzü güldürecek bu film için şimdiden iyi seyirler dileriz.

10.KÖFTE YAĞMURU (CLOUDY WITH A CHANCE OF MEATBALLS – 2009)

Film, yiyeceklerin gökten yağmur gibi yağdığı bir kasabanın köfteler ve makarnalar ile dolu öyküsünü konu almaktadır. Hevesli ama bir o kadar da beceriksiz bir mucit olan Flint, her ne kadar elle tutulur bir şey ortaya koymamış olsa da inat etmiş ve yaşadığı kasabanın başına dert açan olaylara karşı insanları mutlu edecek bir şey yaratmaya karar verir. Flint’in suyu yiyeceğe dönüştürmek için tasarladığı makine kazayla kasaba meydanını yok edip roket gibi fırladığında Flint başarısız olduğunu düşünür. Ancak olaylar asıl şimdi başlar ve gökten çizburger yağmaya başlar. Dolayısıyla yemekli hava durumu başarı kazanmış ve kasabaya gelen hava durumu sunucusu Sam Sparks’laFlint arkadaş olurlar. Bu esnada insanların daha çok yemek istemeleriyle makine garip davranmaya başlar ve makarna kasırgaları ile dev köfteler üretilmeye başlar. Bunun üzerine ise Flint ve Sam’in uzmanlık alanlarını birleştirip kasabanın kaderini kurtarma süreci başlamış olur.

Animasyon severler için makarna ve köftelerle dolu bu film izlemeden geçilmemesi gereken bir alternatif. Şimdiden iyi seyirler…