Aşkın, tutkunun ve sevginin çiçeği olan gül bitkisi, tıpkı kendisi gibi oldukça renkli bir geçmişe sahiptir. Neredeyse insanlık tarihinden bile daha yaşlı olan gül, anavatanı Orta Asya’dan tüm dünyaya yayılmış ve baharın geldiğini hatırlatan baygın ve güzel kokusuyla tüm medeniyetleri kendisine hayran bırakmıştır. Pek çok kadim medeniyetin mitoslarına da adını yazdırmış olan gülü en çok sevenlerden biri de kuşkusuz Kleopatra’dır. Bir afrodizyak olarak kullanılmasının yanı sıra, birbirinden renkli gül yaprakları tarihte Kleopatra’nın o meşhur süt banyolarını renklendirmek için de önemli bir aksesuardı.
Gülün tek özelliği güzel kokusu ve büyüleyici renkleri değil elbette. Eski tarihlerden bu yana gül bitkisi hem gıda hem ilaç hem de kozmetik sektöründe kullanılıyordu. Örneğin gül suyunun antiseptik özelliğini keşfeden Romalı kadınlar gülü güzellik reçetelerine katmaktan geri kalmadılar. Ortaçağ ve Rönesans dönemlerinde gülün tedavi edici özellikleri ön plana çıktı ve gül ticareti büyük ölçüde önem kazandı.
Belki de bugüne dek, sadece güzel kokulu bir çiçek olarak bildiğiniz gülün faydalarını öğrendiğinizde siz de mutfağınızdan eksik etmek istemeyecek, hem şifalı hem de lezzetli tariflerimizi hemen denemek isteyeceksiniz.
Senede Bir Ay: Güllaç
Buram buram yediveren güllerinin kokusu nasıl baharın gelişinin müjdecisiyse, market raflarında paket paket güllaçları görmemiz de bize Ramazan ayının geldiğini haber verir. Hafif ve ferahlatıcı bir tatlı olması sebebiyle iftar sofralarının vazgeçilmezi olan güllacı sevenlerdenseniz, elbette kavuşmak için on bir ay boyunca beklemenize gerek yok. Maharetine güvenenlerin elde açabileceği gibi, biraz daha pratik bir çözüm isteyenlerimizin her daim marketlerde bulabileceği güllaç yaprakları ile nefis bir güllaç tarifi hazırladık.
Gerekli Malzemeler:
- 10 ya da 12 yaprak güllaç
- 1,5 litre süt
- 2 su bardağı şeker
- 1 su bardağı çekilmiş ceviz
- 1 su bardağı nar
- 2 çorba kaşığı gül suyu
- Yarım su bardağı file fıstık
Süt ve şeker derin bir tencereye aktarılarak, şeker tamamen eriyene dek ısıtılır ve sonrasında içine gül suyu ilave edilerek ılınması için ocaktan alınır. Güllaç yapraklarını tepsiye yerleştirmeden önce, ılıyan sütten bir kepçe kadar alınarak tepsinin tabanına yayılır. Daha sonra iri yapraklar halinde yerleştirdiğiniz güllaçların üzeri, her tarafına eşit dağılacak şekilde sütle ıslatılır. Bir kat daha güllaç konup yine aynı işlemler tekrarlandıktan sonra ceviz içi serpilir ve sütle ıslatılır. Bu sıra takip edilerek son kata kadar gelinir. Son güllaç yaprağı sırasını da yerleştirip üzerine süt gezdirildikten sonra oda sıcaklığında 2 saat kadar bekletilir. Güllaç sütü iyice çektikten sonra dilimlenir ve üzeri fıstık ve narla süslenir. Buzdolabında beklettikten sonra soğuk olarak servis edilir.
Güllü Peksimet Tatlısı
Gerekli Malzemeler:
1,5 paket tuzsuz peksimet
Muhallebisi için:
- 1 litre süt
- 2 yemek kaşığı mısır nişastası
- 1 paket vanilya
- 125 gram tereyağı
- 5 yemek kaşığı un
Şerbeti için:
- 1,5 su bardağı toz şeker
- 2-3 yemek kaşığı gül suyu
- 1 tatlı kaşığı limon suyu
- 2 su bardağı su
Üstü için:
- 1 paket krem şanti
- 1 su bardağı süt
- Gül reçeli
- İri çekilmiş Antep fıstığı
Şeker ve su bir tencereye alınarak şeker tamamen eriyene dek ısıtılır. Kaynamaya başladığında içine limon suyu eklenerek kaynatmaya devam edilir. Kıvam almaya başladığında gül suyu da eklenerek ocaktan alınır ve dinlenmeye bırakılır. Bir kaba dizdiğiniz peksimetlerin üzeri, ılıyan şerbetle iyice ıslatılır.
Un, nişasta ve tereyağı ayrı bir tencereye alınarak unun kokusu çıkana kadar kavrulur, sonrasında süt eklenerek katılaşana kadar karıştırılır. Son olarak vanilya eklenerek, pürüzsüz bir kıvam elde etmek için blenderdan geçirilir.
Hazırlanan muhallebi, üzeri şerbetle yumuşatılmış peksimetlere güzelce yayılır. Süt ve krem şanti bir kapta iyice çırpılıp katılaştıktan sonra, son kat olarak muhallebinin üzerine sürülür ve iyice kıvam alması için buzdolabında dinlendirilir. Soğuyan ve katılaşan tatlı dilimlendikten sonra üzeri gül reçeli ve fıstık ile renklendirilerek servis edilir.
Güllü Limonata
Her ne kadar limonata hepimiz için yaz mevsimiyle özdeşleşmiş bir içecek olsa da, yılın hangi zamanında olursak olalım, mis gibi ev yapımı limonataya kimsenin hayır diyeceğini sanmıyoruz. Yaz aylarında daha da serinletici olması için nane ve buzla zenginleştirdiğimiz limonatayı, havalar biraz soğuduğunda biraz daha farklı malzemelerle hazırlamak mümkün. Örneğin içine eklediğiniz bir miktar gül suyu sayesinde hem gülün hem de limonun yararlı etkilerini buluşturup, bağışıklığınızı doğal yollardan güçlendirmeniz mümkün.
Gerekli Malzemeler:
- 1 litre su
- 1 su bardağı toz şeker
- 5 limon
- Doğal gül suyu
1 bardak su ve toz şeker bir tencereye alınarak şekerler eriyene dek kaynatılır ve ocaktan alınarak soğumaya bırakılır. Karışım tamamen soğuduktan sonra içine taze taze sıktığınız limonların suyu, soğuk su ve gül suyu eklenir ve karıştırılır. İçeceğiniz hazır. Dilerseniz içine taze nane yaprakları ekleyerek servis edebilirsiniz.
İsmi her şeyi anlatıyor: Bici Bici
Ülkemizin Akdeniz kıyıları, mutfak açısından gerçekten çok zengin tatları barındırması açısından pek çoğumuzun hayallerini süslerken, özellikle yaz mevsimi geldiğinde herkesin pastanelerin, seyyar satıcıların yolunu tuttuğu kendine has bir tatlıya da ev sahipliği yapıyor: Bici Bici! Hele yolu Adana’ya düşenler bu tatlıyı yemeden kesinlikle dönmemeliler. Evet, üzeri rendelenmiş buz kaplı bu cicili biçili tatlı gerçek manada bir yaz tatlısı ancak yine de o olmadan bu liste eksik olurdu.
Gerekli Malzemeler:
- 6 yemek kaşığı mısır veya buğday nişastası
- 1 litre su
- 1 su bardağı gül suyu
- 1 çay bardağı pudra şekeri
Üzeri için:
- 3 yemek kaşığı pudra şekeri
- 1 muz
- 1 su bardağı rendelenmiş buz
Pastanelerde gördüğünüz bici bicilerin içinde kırmızı gıda boyası da bulunuyor ancak siz evde hazırlarken gıda boyası kullanmak istemezseniz, suyun içerisinde erittiğiniz bir miktar loğusa şekerini tatlınıza ekleyerek aynı görüntüyü elde edebilirsiniz.
Bir tencerenin içerisine alınan nişasta ve su, iyice karıştırılarak katılaşana kadar pişirilir. Daha sonra bir borcama aktarılarak buzdolabında 4 saat kadar dinlendirilir. 1 su bardağı gül suyu ve 1 çay bardağı pudra şekeri karıştırılarak elde edilen şerbet de, yine aynı şekilde buzdolabında soğumaya bırakılır. Muhallebi dinlendiğinde kare şeklinde dilimlenerek servis kaselerinin tabanına yerleştirilir, üzerine soğumuş ve dinlenmiş şerbetten dökülür. En üst kata yerleştirilen rendelenmiş buzların üzeri muz ve pudra şekeriyle süslenir.
Güllü Muhallebi
- Gerekli malzemeler:
- 5 su bardağı süt
- 1 su bardağı pirinç unu
- 1 su bardağı toz şeker
- 2 yemek kaşığı gül reçeli
- Yarım çay bardağı doğal gül suyu
Süt, pirinç unu, toz şeker ve gül reçeli bir tencereye alınarak güzelce karıştırılır, ardından orta ateşte sürekli karıştırılarak kıvam alana dek pişirilir. Servis kaselerine alındıktan sonra buzdolabında soğumaya ve dinlenmeye bırakılır, üzeri gül suyu ve isteğe bağlı olarak nar taneleriyle süslenerek servis edilir.