UNESCO tarafından “Yaratıcı Şehirler Ağı”na dâhil edilerek adını tüm dünyaya duyuran Türkiye’nin güzel şehri Gaziantep, festivale hazırlanıyor. 20 – 22 Eylül tarihleri arasında gerçekleşecek Gastronomi Festivali Belediye Başkanı Fatma Şahin öncülüğünde ve Gaziantep’i Geliştirme Vakfı (GAGEV) desteğiyle düzenleniyor. UNESCO tarafından seçilen 116 şehir arasında bulunan Gaziantep’teki bu festivalde şehrin zengin mutfağından lezzetleri tatma ve workshop’lara katılma imkânınız da bulunuyor.
Yaptığı basın toplantısında hem yurt içi hem de yurt dışından ünlü şeflerin de katılacağı Gastronomi Festivali hakkında bilgi veren Fatma Şahin, hedeflerinin yurt dışında Antep mutfağının bilinirliğini artırmak olduğunu belirtiyor. Gaziantep’in coğrafi konumunun öneminden bahseden Şahin, “Bizim en önemli özelliğimiz tarihî İpek Yolu’muz. İnsanlık kadar eski bir coğrafyadan geliyoruz. İbn-i Haldun’un da dediği gibi coğrafya kaderdir ve stratejik konumumuzun fırsatlarından yararlanmalıyız.” şeklinde açıklama yaparak dünyanın büyük şehirleri ile 5 saatlik bir uçak yolculuğu uzaklığında bulunduklarını sözlerine ekledi.
Gaziantep’in insanlık tarihi kadar eski ve köklü bir tarihi olduğunun altını çizerek Gaziantep’teki önemli hazinelerden bahseden Fatma Şahin, Dülük Antik Kenti’nin Göbeklitepe kadar eski olduğundan, Karkamış Antik Kenti’nde 1. Dünya Savaşı sırasında kaçırılmaya çalışılan tarihî eserlerden de bahsederek Gaziantep’in önemini vurguladı.
Festival hakkında da detaylı bilgi veren Şahin, Gaziantep’te yapılacak Gastronomi Festivali’ne 40’a yakın ülkeden katılım olacağının altını çizdi. Hem yurt içi hem de yurt dışından yüzlerce şefin festivale katılarak hikâyelerini paylaşacağının bilgisini veren Fatma Şahin söyleşiler, sergiler, kültürel geziler, konserler ve daha birçoğunun bu festivalde olacağını belirtti. Şahin sözlerine “Bu sadece şehir projesi değil, aynı zamanda Anadolu ve Türkiye projesidir. Artık dünyada sürdürülebilir kalkınmadan bahsediliyor. Anadolu’nun gücünü uluslararası boyutta daha iyi anlatma dönemine girdiğini görüyoruz. Biz yerelden evrensele, gelenekten geleceğe, Anadolu’nun bu güzel gücünü bütün dünyaya tanıtmak için Gaziantep merkezli bir çalışma başlattık. Bunu şimdi başlatmadık, aslında tarih boyunca başlamış bir çalışmaydı. İpek Yolu’nun bir kalkınma yolu olduğu ve İpek Yolu’ndaki bu kardeşliğin nasıl lezzete ve kültürel mirasa dönüştüğüne hepimiz şahidiz. Bize düşen şey; geçmişte aldığımız mirası bugün itibarıyla torunlarımıza ve geleceğe taşımak.” şeklinde devam etti.
Asırlardır birbirinden farklı birçok uygarlığa kollarını açan Gaziantep, bereketli toprakları ile biliniyor. Zengin bir kültürel mirasın da üzerinde bulunan şehir, Anadolu’ya özgü misafirperverliğin de en iyi temsilcilerinden biri olarak adını dünyaya duyurmayı başarmış durumda. Festivalde Gaziantep’in yöresel tatlarından fıstıklı baklava, katmer, Antep beyranı, Firik pilavı, dolma ve kebapların dışında şehrin olağanüstü misafirperverliğini de konuklarına sunma şansı olacak.