Akdeniz Bölgesi illerimizden biri olan Burdur, Anadolu Selçukludan Hamitoğulları Beyliğine kadar çeşitli devletlerin izlerini üzerinde taşımıştır.
Yıldırım Beyazıt tarafından Osmanlı’ya katılan Burdur ili o zamandan bu zamana kadar ki süreçte elde ettiği kültürleri kendi kültürüne işlemiştir.
Elbette mutfak kültürü de bunların başında gelmektedir. Burdur mutfak kültüründe sahip olduğu dağlık ormanlık alanın etkisi hakimdir.
Bu sebeple, yöresel yemeklerin genelinde sebze çeşitliliği hakimdir. Yine bununla birlikte et ve balık kullanımı da yöresel yemeklere zenginlik katmaktadır.
Yöre de özel günlere uygun yemekler hazırlama adeti mevcuttur. Bunlar çoğunlukla et ve pirinç ile hazırlanan yemeklerdir.
Nitekim Ramazan aylarında daha fazla bir özen hakim olur. İftar menüsü için çorba, salata ve tatlı her zaman için menülerin olmazsa olmazıdır. Sahur için ise erişte kesilir. Erişte ile birlikte makarna kesimi de Burdur da öne çıkan mutfak kültürlerinden biridir.
Tıpkı diğer yöre mutfaklarında da olduğu gibi Burdur’da kışlık yiyecek yapımı kültürü devam etmektedir. Pekmez, salça, reçel, turşu, bulgur, tarhana, zeytin, salamura ve pestil kışlığı yapılan yiyeceklerdir.
Bununla birlikte bamya, biber ve patlıcan gibi lezzetlerin kurutulması yapılır. Bu sebzelerden aynı zamanda konserve de yapılmaktadır.
Yörede çeşitli şifalı olduğuna inanılan ot, sebze ve meyveler belirli hastalıkların tedavisi için kullanılmaktadır. Örneğin; ayva yaprağı iyice yıkanıp, su ile kaynatılır ve içine şeker koymadan içilir. İnanışa göre bu şekilde içilen ayva yaprağı öksürüğe iyi gelmektedir.
