Un, yağ, badem, fıstık, fındık, kakao gibi malzemeler kullanılarak yapılan, bir çeşit bisküvi olaark tanımlayabileceğimiz kurabiyeler de aynı keklerde olduğu gibi; bilhassa kahvaltılarımızın, evde misafir ağırlamalarımızın, öğleden sonraları çay saatlerimizin ve karnımız kazındığında atıştırmalıklarımızın vazgeçilmezlerinden.
Türkçemize Arapça kökenli “kureybiyye” sözcüğünden türeyerek girmiş olan kurabiye, asıl olaraksa Felemenkçe kökenli bir kelime. Felemenkçe’de “küçük çörek” anlamına gelen “koekje” (koekie) kelimesi, Kuzey Amerika’ya göç etmiş olan Hollandalılar tarafından İngilizce’ye kazandırılmış bir kelime.
Daha pişerken bizleri mis gibi kokularıyla mest edip, henüz yemeden gönüllerimizi fetheden kurabiyeler ister çayla, ister kahveyle, isterse de sütle birlikte olsun; birlikte yendiği içeceğe de lezzet kattıkları su götürmez bir gerçek. Elimizin altında hep bulunmasını istediğimiz, haftanın yedi günü ve günün 24 saati yemekten bıkmayacağımız, aromalı kokusuyla sardığı herhangi bir ortamı anında sıcacık bir mekâna dönüştürebilen kurabiyelere hak ettikleri değeri verebilmek adına kahvelisinden tereyağlısına, çekirdeklisinden tuzlusuna, Nutellalı’sından damla çikolatalısına, meşhur Kavala Kurabiyesi’nden cevizli un kurabiyesine ve tarçınlısından elmalısına, birçok kurabiye tarifini sizler için derledik.
Aynı çikolatada olduğu gibi, çocukluğumuzdan itibaren yemekten vazgeçemediğimiz, önümüze geldiğinde bir an bile tereddüt etmeden tükettiğimiz o mis gibi, çeşit çeşit tatlı kurabiyelerin kalbimizdeki yeri daha bir başka elbette ama tuzlu kurabiyeler olmasa, tatlı kurabiyeler de olmazdı bizce. Bu nedenle kurabiye tariflerimizde her çeşidine yer verelim istedik ki sizler de çayınızın, kahvenizin veyahut da sütünüzün yanında keyifle ve afiyetle yiyebilesiniz.